• Sayın Üyeler,

    Site görünümünün gündüz açık renk tema, gece koyu renk tema olacak şekilde otomatik değişmesini sağlayan bir düzenleme yapılmıştır. Görünümün otomatik değişmesini istemiyorsanız, bu ayarı hesap tercihlerinizden kolaylıkla değiştirebilirsiniz. Açık/Koyu temalar arasında ki geçişin otomatik olmasını istemeyen üyelerimiz üst menüde yer alan simgeler yardımıyla da kolayca geçiş yapabilirler.

    Site renklerinin günün saatine göre ayarlanmasının göz sağlığına faydaları olduğu için böyle bir düzenleme yapılmıştır. Fakat her üye görünüm rengini tercihine göre kullanmaya devam edebilecektir.

Işe Giriş Sırasında Alınan Teminat Senedinin Işleme Konulması

Musa Kamil Ekin

Yönetim Grubu
Katılım
6 Nisan 2015
Sertifika
C Sınıfı
Firma
BelKo ltd.şti.
senet-ornegi1439542279-1-745x360.jpg


Please, Giriş Yap or Kayıt Ol to view URLs content!
Please, Giriş Yap or Kayıt Ol to view URLs content!
Please, Giriş Yap or Kayıt Ol to view URLs content!
,
Please, Giriş Yap or Kayıt Ol to view URLs content!

Günümüzde bazı şirketlerin işe giriş sırasında işçilerinden teminat amaçlı senetler aldıkları ve iş akdi sona erdikten sonra bu işe giriş esnasında alınan bu teminat senetlerinin işleme konulduğunu görmekteyiz. Hukukumuzda senede karşı ancak senetle ispat kuralı geçerli iken, işe giriş anında alınan bu senetlerin geçerli olup olmadığı İş hukuku açısından daha farklı ele alınmaktadır. Çünkü;

İş hukuku, hizmet akdinden doğan iş görme yükümlülüğü içinde ve çoğu zaman emeğinden başka geçim olanağı bulunmayan işçiyi korumayı ön planda tutan bir hukuk dalı olarak görülür. Bu nedenle iş hukukunda “işçi lehine yorum ilkesi” geçerlidir.

Güçlü işveren karşısında ekonomik yönden bağımlı ve geçim koşulları açısından daha zayıf durumda bulunan işçinin korunması her şeyden önce, sosyal devletin ödevidir.

İşçiyi özel olarak koruma gereksiniminin, iki temel nedeni vardır. Bunlardan ilki, işçinin geniş ölçüde işveren talimatlarına bağlı bulunmasıdır. Buna, işçinin kişisel bağlılığı denilebilir. Söz konusu bağlılık, işçinin kendisiyle ilgili olup; işçi, malvarlığından bir şey vermekle değil, ama başkasının hizmetinde çalışmakla yükümlü bulunur. Bu yüzden, işçinin kişiliğini de kavrayan hizmet sözleşmesinin, diğer borç doğurucu sözleşmelerden farklı bir hukuki düzenlemeye gereksinimi vardır. İkinci neden; mutlaka işçinin durumuna bağlı bulunmamakla beraber, uygulamada onunla birçok halde paralel giden ekonomik bağımlılıktır.

Bu sebeplerden iş hukukuna ait hukuki düzenlemelerde bir boşluk ya da eksiklik bulunan durumlarda yorumun işçi yararına yapılması iş hukukunun yapısı ve amacı gereğidir. İşçi yararına yorum hususunda eklenmesi gereken bir nokta, yapılacak yorumun ancak duraksama olan durumlara ait olmasıdır. Yoksa mevzuatın açıkça düzenlediği konularda, bu ilkenin mutlak olarak uygulanması düşünülemez.

İşçi lehine yorum ilkesi, işverenin, işe girerken işçiden teminat amaçlı senet alması durumunda, devreye girip bu senedi geçersiz mi kılacaktır yoksa senet geçerli olup hukuki sonuçlarını mı doğuracaktır?

Yargıtay 22. Hukuk Dairesi 2017/466 E. 2017/1079 K. Ve 26.01.2017 tarihli kararında bu durum tartışılmıştır;

Davacı vekili, davalının sahibi olduğu iş yerinde 01.07.2001-15.12.2009 tarihleri arasında çalıştığını, işe girerken ve çalıştığı dönemlerde bir kaç kez açığa bono aldığını, davalının aldığı bonoyu 06.11.20008 düzenleme, 01.01.2010 ödeme tarihli, 7.580,00 TL bedelli olarak doldurarak takibe koyduğunu beyanla davalıya borçlu bulunmadığının tespitini ve kötü niyet tazminatına karar verilmesini talep etmiş, yargılama aşamasında icra dosyasına yapılan ödeme sebebiyle davaya istirdat davası olarak devam ettiklerini belirterek davanın kabulüne karar verilmesini istemiştir.

Davalı vekili, davanın haksız ve yersiz olması sebebiyle reddine karar verilmesini istemiştir.

Mahkemece, davacıdan işverence işe girerken boş senede imza alındığının davacı tarafça ispat edilemediği gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir.

Kararı davacı vekili temyiz etmiştir.

Dosyayı inceleyen Yargıtay 22. Hukuk Dairesi’ne göre;

Uyuşmazlık davaya konu istirdat davasının dayanağı olan senedin teminat senedi olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.

İşçi ve işverenin taraf oldukları iş ilişkisinde başlangıçta işe girerken, bazı iş kollarında işverenin teminat amacı ile bu tür senetler aldığı uygulama ile anlaşılmaktadır. Kuşkusuz bu durumun ispatlanması halinde bu şekilde alınan senet, teminat senedi niteliğinde sayılmalıdır.

Diğer taraftan, İş Hukuku; işçi ve işveren ilişkisinde, işverenin sosyal ve ekonomik bakımından güçlü olması, işçinin korunması ve işçi lehine yorum ilkeleri dikkate alınarak, sözleşme hukuku alanında ayrılmış ve farklı kurallar getirerek gelişmiştir. Bu sebeple iş hukukunda, düzenlenen belgelere karşı işçi lehine tanık dinletilmesi yoluna gidilmektedir.

İşçiden teminat olarak alınan senet sebebiyle işçinin borcu, işverene verdiği zarar veya yedindeki nakit miktarı ile sınırlıdır. Zararı ve davacı işçiden alacağı olduğunu işveren ispatlamalıdır. Teminat niteliğinde alınan bu senetler işverenin zararını veya alacağını kanıtlamadığı sürece geçersiz sayılmalıdır.

Dosya kapsamı, tanık anlatımı, hayatın olağan akışı ve emsal işyerlerinde yapılan uygulamalar dikkate alındığında; takibe konu senedin, davacıdan işe girerken boş olarak alınan senet olduğu anlaşılmaktadır.

Dairemizin ve Yargıtayın yerleşik içtihatlarına göre teminat senedi olarak alınan senedin icraya konulması durumunda işverenin bir zararı var ise ispat etmesi gerekir. İşveren buna dair herhangi bir delil sunmamıştır. Yine, davalı taraf davacı ile aralarındaki borç ilişkisinin nedenine dair her hangi bir savunma yapmamış, delil de sunmamıştır.

Yargılama aşamasında dinlenilen davacı tanığı da, davacı işiçiden işe girerken ve çalışma esnasında boş senetlerin teminat senedi olarak alındığını, işyeri uygulaması olduğunu belirtmiştir. Takibe konu borç miktarı, taraflar arasındaki ilişkinin niteliği, tanık beyanı, hayatın olağan akışı ve emsal işyerlerinde yapılan uygulamalar ve tüm dosya kapsamından senedin teminat senedi olarak alındığı anlaşıldığından, davanın kabulü yerine reddine karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.

SONUÇ

1-İş hukukuna ait hukuki düzenlemelerde bir boşluk ya da eksiklik bulunan durumlarda, yorumun işçi yararına yapılması iş hukukunun yapısı ve amacı gereğidir.

2-İşe girerken işçiden alınan senetle ilgili yapılan yargılamalarda, işçi lehine yorum ilkesi gereği, senede karşı senetle ispat etme kuralı esnetilerek tanık dinlenmesi de mümkün olacaktır.

3- İşe giriş sırasında alınan teminat senetleri ancak İşveren tarafından uğradığı zararın ispatlanması durumunda geçerli olacaktır.

Av. Gözde Gökçe
Okyay | Evren

Please, Giriş Yap or Kayıt Ol to view URLs content!
 
Üst