• Sayın Üyeler,

    Site görünümünün gündüz açık renk tema, gece koyu renk tema olacak şekilde otomatik değişmesini sağlayan bir düzenleme yapılmıştır. Görünümün otomatik değişmesini istemiyorsanız, bu ayarı hesap tercihlerinizden kolaylıkla değiştirebilirsiniz. Açık/Koyu temalar arasında ki geçişin otomatik olmasını istemeyen üyelerimiz üst menüde yer alan simgeler yardımıyla da kolayca geçiş yapabilirler.

    Site renklerinin günün saatine göre ayarlanmasının göz sağlığına faydaları olduğu için böyle bir düzenleme yapılmıştır. Fakat her üye görünüm rengini tercihine göre kullanmaya devam edebilecektir.

Meslek Hastalığına Yakalananların Hukuki Başvuru Yolları

Musa Kamil Ekin

Yönetim Grubu
Katılım
6 Nisan 2015
Sertifika
C Sınıfı
Firma
BelKo ltd.şti.
MESLEK HASTALIĞINA YAKALANANLARIN HUKUKİ BAŞVURU YOLLARI...

1. HUKUKSAL (İŞ MAHKEMELERİ) BAŞVURU

a. Maddi- manevi tazminat: Meslek hastalığına yakalanan işçi, işvereni aleyhine iş mahkemelerinde maddi ve manevi tazminat davası açabilir. Davanın dayanağı, meslek hastalığı hastanesinden alınmış meslek hastalığı raporudur. Rapordan sonra işçinin meslekte kazanma kaybı oranı yüzde üzerinden yine ilgili hastane tarafından belirlenir.

Yargılama sürecinde işçinin çalıştığı işyerine hâkim ve bilirkişi tarafından keşfe gidilir. Keşif yapılmasındaki amaç işverenin iş sağlığı ve işçi güvenliği açısından kanunlara uyup uymadığının, gerekli tedbirleri alıp almadığının saptanmasıdır. Bunun sonucunda bilirkişi işverenin kusurlu olup olmadığını ve kusur oranını belirler. Yukarıda daha önce belirttiğimiz, meslekte kazanma kaybı oranına göre (yani iş göremezlik oranı) ve işverenin de kusuruna göre bilirkişice bir hesap yapılır ve işçinin alacağı maddi tazminat miktarı belirlenir. Ayrıca davalı işyeri, işçisini sigortalı olarak çalıştırmışsa Sosyal Güvenlik Kurumu işçiye maluliyet maaşı bağlar. Örneklersek işçinin %70 meslekte kazanma kaybı var. İşveren de tam kusurlu. Hesap bilirkişi 50.000 TL rapor hazırladı. Sigortanın işçiye ödeyeceği toplam peşin sermaye değeri 20.000 TL olsun geriye kalan 30.000 TL yi işverenin ödemesine mahkemece karar verilir. Tüm anlattıklarımız maddi tazminat kavramı adı altında anılır.

Manevi tazminat ise işçinin bu hastalık nedeniyle çektiği ızdırabın, acının karşılığı olarak anılır ve buna karşılık gelen ödeme miktarını hâkim kendi vicdani kanaatine göre belirler. İşçi mahkemede davasını ispat için her türlü delili kullanabilir. Tanık da bunlardan biridir. Tazminat davasının açılacağı yer mahkemesi, işçinin işi gördüğü yerdeki iş mahkemesidir. Örneğin; Güngören'de çalışmış bir işçi Bakırköy İş Mahkemelerinde davasını açabilir. Maddi ve tazminat talepli dava meslek hastalığı rapor tarihinden itibaren on yıllık zamanaşımına tabiidir.

b. Hizmet Tespiti Davası: İşçi meslek hastalığına yakalandığı işyerinde sigortasız - kayıt dışı çalıştırılmışsa başvurabileceği bir diğer hukuk mekanizması yine iş mahkemelerinde açacağı hizmet tespiti davasıdır. Burada davalı olarak hem işveren hem de Sosyal Güvenlik Kurumu gösterilir. Davanın amacı işçinin davalı işyerinde çalıştığının ancak sigortasının yaptırılmadığının ispatıdır. Davanın açıldığı tarihten geriye doğru beş yıllık dönem hüküm altına alınabilir. Dava sonunda davacının o dönemde sigortalı olmasına karar verilir. Ve toplam primler işvence ödenir. İşçinin meslek hastalığı nedeniyle Sosyal Güvenlik Kurumu imkânlarından yararlanması için sigortasız çalıştırıldığının mahkemece tespit edilmesi gerekir. Davada en önemli ispat vasıtası tanık beyanlarıdır. Davacıyla aynı dönemde çalışmış bordrolu (yani sigortalı) tanıklar dinlenir. Şayet işyerinde bu özelliklere sahip tanık bulunamazsa komşu işyerlerinde davacıyla aynı dönemde çalışmış tanık beyanlarına da itibar edilir.

2. CEZAİ BAŞVURULAR
Davacı işçi, işvereni ve çalıştığı işyerinin bağlı bulunduğu ilçe belediyesine ve Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı yetkililerine karşı suç duyurusunda bulunabilir. Suç duyurusunun konusu işveren açısından Türk Ceza Kanunu 83. maddesidir. Burada işveren kanunun ve sözleşmenin kendisine yüklediği yükümlülükleri yerine getirmeyerek, gerekli tedbirleri almayarak ölüme sebebiyet vermekten yargılanır. İşçi ölmüşse mirasçıları (eşi, çocukları, anne, babası) başvurabilir. Yine ölüm olayı meydana gelmemiş olsa dahi hastalığın oluşmasından sorumlu oldukları için kasten yaralamadan dava açılabilir.


3. İDARİ BAŞVURU VE İDARİ DAVA

İşçi Sosyal Güvenlik Kurumuna ve yerel yönetime karşı idare mahkemesinde tam yargı davası açabilir. Burada davanın esası devletin işveren üzerinde denetim ve gözetim yükümlülüğünü yerine getirmemesidir. İşverenin iş sağlığı ve güvenliği kurallarına uyup uymadığının denetimi devletin kamu hizmetinin bir parçasıdır. Devlet (Sosyal Güvenlik Bakanlığı ve iş yerinin bağlı bulunduğu belediye ) iş sağlığı ve güvenliği kurallarına uygunluk açısından işvereni denetlemezse hizmet kusuru gerçekleşir. Buna bağlı olarak devlet işçinin meslek hastalığına yakalanmasında veya iş kazasına maruziyetinde tazminat ödeme yükümlülüğü altına girer.

4. AVRUPA İNSAN HAKLARI MAHKEMESİNE BİREYSEL BAŞVURU HAKKI

Tüm yukarıda bahsi geçen iç hukuk yolları tüketildikten sonra iş kazası ve meslek hastalığına yakalanan işçi Avrupa İnsan Hakları Mahkemesine başvurabilir. Devlet İnsan Hakları Sözleşmesinde yer alan Çalışma Hakkı, Yaşama Hakkı, maddelerini ihlal etmiş olduğundan tazminata mahkûm edilir.
 
Üst