Elektromanyetik Alan ve Sağlığımız...
20 Ağustos 2015
Elektromanyetik alan (EMA) Elektrik ve manyetik alanların bir araya gelmesiyle ortaya çıkar. Burada elektrik dalgası ve manyetik dalga, ışık hızında birlikte yer değiştirirler.
Sar değeri Özgül emilim oranı veya özgül soğurma oranı (Specific Absorption Rate/SAR),radyo frekans (RF) elektromanyetik alana maruz kalındığında beden tarafındansoğurulan enerji oranının bir ölçüsüdür. Bu önemlidir. Çünkü biyolojik etki ne kadar enerjinin doku tarafından belli bir zaman birimi içinde emilip depolandığına bağlı olarak değişir.
ABD: satılan telefonların 1 gramlık doku üzerinde 1,6 W/Kg veya daha az SAR düzeyine sahip olmasını gerektirmektedir.
Avrupa Birliği: Cep telefonları ve diğer elle tutulan cihazlar için SAR değeri ortalama 10 g doku üzerinde 2 W/kg olarak belirlenmiştir
CEP TELEFONLARINDAN YAYILAN ELEKTROMANYETİK RADYASYONUN (EMR) ZARARLI ETKİLERİ
Üniversite öğrencileri cep telefonu kullanımına erken yaşta başlıyor ve %99 cep telefonu kullanıyor. Kullanma yaşı giderek düşüyor.
Araştırmalardan kandaki zararlı proteinlerin ve toksinlerin beyne girmesini engelleyen savunma mekanizmasını devre dışı bırakmaya, yorgunluk, baş ağrısı, deride yanma hissi ortaya çıkarmaya, yüksek tansiyon oluşmasına, baş ağrıları, baş dönmesi ve dikkatin dağılmasına sebep olduğuna dair bulguları elde edilmiştir (Tutev, 2002).
Cep telefonlarının kullandığı frekanstaki elektromanyetik alanın 1993 yılında Belçikalı bilimciler tarafından P53 geninde hasara yol açtığı gösterilmiştir.
EM alanların dokular üzerinde iki temel etkisi bulunmaktadır. Bunlardan ilki ısı etkisi, ikincisi ise termal olmayan ya da diğer adıyla kimyasal etki olarak tanımlanır.
Cep telefonları beynimizi kızartmıyor, ısıtıyor. Cep telefonları tarafından yayılan elektromanyetik radyasyonun %70’i beynimiz ve elimiz tarafından emiliyor
Özellikle insan vücudunda gözler ve testislerin elektromanyetik etkileşime duyarlı organlar oldukları vurgulanmaktadır.
Bir elektromanyetik alan kaynağı olan cep telefonları günlük hayatımızın ayrılmaz bir parçası haline geldi. 2015 yılı itibariyle dünya çapında toplam bir milyar adet akıllı telefon satışına ulaşılması öngörülmektedir..
Birçok yararları yanında bilinçli kullanılmadığında sağlığımız için ciddi riskler oluşturma potansiyeline sahip kimi “akıllı” olarak da adlandırılan cep telefonlarını doğru kullanıyor muyuz?
Türkiye’de 2014 yılı ilk çeyreği abone sayısı 70.115.287(20 milyonu 2G, 51 milyonu 3G) Cep telefonu gibi yaygın kullanılan sigaranın kanserojen etkisi 1960’lı yıllarda ortaya atılmış ancak 1990’lı yıllarda zarar verdiği resmen kabul edilmeye başlanmıştır.
Cep telefonu kullanımının bugün için kanıtlanmış tek etkisi araç sürerken kaza riskini arttırması mıdır? Diğer zararlı etkilerinin kanıtlanması için sigarada olduğu gibi 30 yıl bekleyecek miyiz?
20 Ağustos 2015
Elektromanyetik alan (EMA) Elektrik ve manyetik alanların bir araya gelmesiyle ortaya çıkar. Burada elektrik dalgası ve manyetik dalga, ışık hızında birlikte yer değiştirirler.
Sar değeri Özgül emilim oranı veya özgül soğurma oranı (Specific Absorption Rate/SAR),radyo frekans (RF) elektromanyetik alana maruz kalındığında beden tarafındansoğurulan enerji oranının bir ölçüsüdür. Bu önemlidir. Çünkü biyolojik etki ne kadar enerjinin doku tarafından belli bir zaman birimi içinde emilip depolandığına bağlı olarak değişir.
ABD: satılan telefonların 1 gramlık doku üzerinde 1,6 W/Kg veya daha az SAR düzeyine sahip olmasını gerektirmektedir.
Avrupa Birliği: Cep telefonları ve diğer elle tutulan cihazlar için SAR değeri ortalama 10 g doku üzerinde 2 W/kg olarak belirlenmiştir
CEP TELEFONLARINDAN YAYILAN ELEKTROMANYETİK RADYASYONUN (EMR) ZARARLI ETKİLERİ
Üniversite öğrencileri cep telefonu kullanımına erken yaşta başlıyor ve %99 cep telefonu kullanıyor. Kullanma yaşı giderek düşüyor.
Araştırmalardan kandaki zararlı proteinlerin ve toksinlerin beyne girmesini engelleyen savunma mekanizmasını devre dışı bırakmaya, yorgunluk, baş ağrısı, deride yanma hissi ortaya çıkarmaya, yüksek tansiyon oluşmasına, baş ağrıları, baş dönmesi ve dikkatin dağılmasına sebep olduğuna dair bulguları elde edilmiştir (Tutev, 2002).
Cep telefonlarının kullandığı frekanstaki elektromanyetik alanın 1993 yılında Belçikalı bilimciler tarafından P53 geninde hasara yol açtığı gösterilmiştir.
EM alanların dokular üzerinde iki temel etkisi bulunmaktadır. Bunlardan ilki ısı etkisi, ikincisi ise termal olmayan ya da diğer adıyla kimyasal etki olarak tanımlanır.
Cep telefonları beynimizi kızartmıyor, ısıtıyor. Cep telefonları tarafından yayılan elektromanyetik radyasyonun %70’i beynimiz ve elimiz tarafından emiliyor
Özellikle insan vücudunda gözler ve testislerin elektromanyetik etkileşime duyarlı organlar oldukları vurgulanmaktadır.
Bir elektromanyetik alan kaynağı olan cep telefonları günlük hayatımızın ayrılmaz bir parçası haline geldi. 2015 yılı itibariyle dünya çapında toplam bir milyar adet akıllı telefon satışına ulaşılması öngörülmektedir..
Birçok yararları yanında bilinçli kullanılmadığında sağlığımız için ciddi riskler oluşturma potansiyeline sahip kimi “akıllı” olarak da adlandırılan cep telefonlarını doğru kullanıyor muyuz?
Türkiye’de 2014 yılı ilk çeyreği abone sayısı 70.115.287(20 milyonu 2G, 51 milyonu 3G) Cep telefonu gibi yaygın kullanılan sigaranın kanserojen etkisi 1960’lı yıllarda ortaya atılmış ancak 1990’lı yıllarda zarar verdiği resmen kabul edilmeye başlanmıştır.
Cep telefonu kullanımının bugün için kanıtlanmış tek etkisi araç sürerken kaza riskini arttırması mıdır? Diğer zararlı etkilerinin kanıtlanması için sigarada olduğu gibi 30 yıl bekleyecek miyiz?
- Cep telefonundan yayılan EMR hücrelere zarar veren serbest radikalleri arttırıyor.
- Uzun ve kısa süreli hafızayı olumsuz etkiliyor
- IARC(Uluslararası Kanser Araştırma Enstitüsü) cep telefonu radyasyonunu olası kanserojen olarak kabul ediyor.
- Uzun süreli cep telefonu kullanımının beyin tümörü oluşumunda riski iki kat arttırdığını gösteren çalışmalar var (Myung ve arkadaşları)
- Gençken cep telefonu kullanmaya başlayanlarda ileri yaşlarda cep telefonu kullanmaya başlayanlara göre kanser gelişimi daha erken yaşta başlayıp daha erken oluşabiliyor.
- Nöro-psikiyatrik sonuçlara, performans değişikliklerine, psiko-biyolojik strese, Özellikle kadınlarda periferik kan dolaşımı sorunlarına ve Çocukluk döneminde lösemiye yol açabiliyor.
- Uzun süreli kullanımlarda işitme hücreleri üzerine olumsuz etkileri başlıyor
- Kablolu bir kulaklık ya da düşük-güçlü bir bluetooth kullanarak
- Telefonu baş kısmından uzak veya çantamızda tutarak
- Sinyal düzeyinin iyi olduğu yerlerde kullanarak
- Konuşma yerine mesajı tercih ederek
- Hamileysek karnınızdan uzakta tutarak
- Baba olmaya hazırlanıyorsak (çocuk isteniyorsa) telefonları cebimizde kapalı tutarak
- Evde kablolu telefon kullanarak (telsiz telefonda makineden uzaklaştıkça olumsuzluk artıyor)
- Araba kullanırken telefonu kullanmayarak
- Konuşmalarınızı kısa tutarak
- Konuşmaya başlamadan önce kulağımızdan uzak tutarak (telefon bağlanana kadar olan süre en tehlikeli anlardır)
- SAR değeri düşük olanları tercih ederek
- Yatarken yatağınızın yanında tutmayarak
- Yüksek sesle müzik dinlemeyerek
- Her zaman aynı kulakla dinlemeyerek
- Kullanmadığımız sürece kapalı tutarak
- Sık ve uzun mesajlaşmalardan uzak durarak korunabiliriz.