Kadın Mühendislik Topluluğu (WES), 2023-24 yıllarında altı ay boyunca, 1500' e yakın Kişisel Koruyucu Donanım (KKD) kullanıcısının katılımıyla Birleşik Krallık mühendislik sektöründeki kadın işgücüne yönelik önemli bir araştırma yürütmüştür.
Bağımsız bir araştırma kuruluşu olan Rocket Science tarafından analiz edilen sonuçlar, güvenli ve etkili KKD sağlanması söz konusu olduğunda kadınların göz ardı edildiğini, bunun da kadınlar için tehlikeli çalışma uygulamalarına ve işyerinde eşitlik ilkesinin ihlaline yol açtığını göstermektedir.
binlerce kadını ölçerek uygun KKD geliştirmeyi ve herkes için güvenli ve etkili KKD üretmek üzere üreticiler ve hükümetle bağlantı kurmayı amaçlamaktadır.
2024 anketinin sonuçları, WES'in 2009 yılında tamamladığı ilk KKD anketinden bu yana ne kadar az şeyin değiştiğini göstermektedir. KKD hala erkeklerin vücut tiplerine göre tasarlanmaktadır; erkeklerin %60'ı rahat veya mükemmel uyan KKD'ler kullanırken, kadınların sadece %26'sı aynı şeyi söylemektedir.
Bu da kadınların ya üzerlerine uymayan kıyafetler giymek zorunda kalarak sağlık ve güvenliklerini riske attıkları ya da çalışmaktan tamamen vazgeçebilecekleri anlamına gelmektedir. Bazı katılımcılar, kullandıkları emniyet kemerlerinin, can yeleklerinin veya solunum sistemlerinin vücutlarına uymadığını ve bu durumun hayati riski artırdığını belirtmiştir.
Kadınların %42'si KKD'lerin genellikle doğru şekilde uymayacak kadar büyük olduğunu ve bunun da kadınların KKD'lerde yerel mevzuata aykırı değişiklikler yapmasına neden olduğunu bildirmiştir.
Örnekler arasında çok uzun pantolonların botların içine sokulması, yani pantolonların su geçirmez olmaması, dolayısıyla suyla bulaşan hastalıkları önleyememesi veya kadınların güvenliği için risk oluşturması yer almaktadır.
WES, ülke çapında kadınlara yönelik bir ölçüm çalışması yürüterek, bu bilgileri işyerinde eşitliği artırmak amacıyla üreticilerle iletişim kurmak için kullanmayı amaçlamaktadır.
Ayrıca, regl veya menopoz dönemlerinden kaynaklanan bedensel değişiklikleri ya da stoma veya uzuv farklılıkları gibi tıbbi durumları dikkate alan ve insanların çalışmasının önünde engel oluşturan KKD'ler de bulunmamaktadır.
Diğer katılımcılar, uygun eldiven, şapka veya göz koruması olmaması nedeniyle atölye gibi belirli alanlarda çalışmaktan vazgeçmek zorunda kaldıklarını belirtmiştir. Sonuçlardan, kadınların erkeklerden farklı ihtiyaçlarının dikkate alınmadığı ve çoğu zaman kıyafetlerin erkeklerinkiyle aynı güvenlik standartlarında üretilmediği açıkça görülmektedir.
Bu zorluklar ve bunların etkileri meslektaşlar veya yöneticilere iletildiğinde, kadınların daha uygun KKD'lere erişimini kolaylaştırmak için çok az şey yapılmaktadır. Endişelerini dile getiren kadınların yarısından fazlası hiçbir şeyin değişmediğini bildirirken, endişelerinin tamamen giderildiğini söyleyenlerin oranı sadece %9'dur.
Diğer yanıtlar arasında işverenlerin endişelerini kabul etmediği, endişelerini kabul ettiği ancak hiçbir şey yapmadığı veya bazı durumlarda bu endişeleri dile getirdikleri için kadınlarla alay ettiği yer almaktadır.
Genel olarak araştırma, söz konusu KKD olduğunda kadınların çok az seçeneği olduğunu göstermiştir: ya işi bırakmak zorunda kalmakta ya da güvenli olmayan ekipman kullanarak çalışma riskini göze almaktadırlar. WES bu durumu değiştirmeyi amaçlıyor ve mümkün olduğunca çok sayıda kadının ölçümünü yaparak üreticileri değişiklik yapmaları konusunda etkileyebileceğimizi ve amaca uygun KKD'ye erişimin istihdam mevzuatında bir hak haline getirilmesi için hükümete lobi yapabileceğimizi umuyor.
Kaynak:
Bağımsız bir araştırma kuruluşu olan Rocket Science tarafından analiz edilen sonuçlar, güvenli ve etkili KKD sağlanması söz konusu olduğunda kadınların göz ardı edildiğini, bunun da kadınlar için tehlikeli çalışma uygulamalarına ve işyerinde eşitlik ilkesinin ihlaline yol açtığını göstermektedir.binlerce kadını ölçerek uygun KKD geliştirmeyi ve herkes için güvenli ve etkili KKD üretmek üzere üreticiler ve hükümetle bağlantı kurmayı amaçlamaktadır.
2024 anketinin sonuçları, WES'in 2009 yılında tamamladığı ilk KKD anketinden bu yana ne kadar az şeyin değiştiğini göstermektedir. KKD hala erkeklerin vücut tiplerine göre tasarlanmaktadır; erkeklerin %60'ı rahat veya mükemmel uyan KKD'ler kullanırken, kadınların sadece %26'sı aynı şeyi söylemektedir.
Bu da kadınların ya üzerlerine uymayan kıyafetler giymek zorunda kalarak sağlık ve güvenliklerini riske attıkları ya da çalışmaktan tamamen vazgeçebilecekleri anlamına gelmektedir. Bazı katılımcılar, kullandıkları emniyet kemerlerinin, can yeleklerinin veya solunum sistemlerinin vücutlarına uymadığını ve bu durumun hayati riski artırdığını belirtmiştir.
Kadınların %42'si KKD'lerin genellikle doğru şekilde uymayacak kadar büyük olduğunu ve bunun da kadınların KKD'lerde yerel mevzuata aykırı değişiklikler yapmasına neden olduğunu bildirmiştir.
Örnekler arasında çok uzun pantolonların botların içine sokulması, yani pantolonların su geçirmez olmaması, dolayısıyla suyla bulaşan hastalıkları önleyememesi veya kadınların güvenliği için risk oluşturması yer almaktadır.
WES, ülke çapında kadınlara yönelik bir ölçüm çalışması yürüterek, bu bilgileri işyerinde eşitliği artırmak amacıyla üreticilerle iletişim kurmak için kullanmayı amaçlamaktadır.
Bedensel değişiklikler dikkate alınmıyor
Araştırmanın en önemli bulgularından biri, hamile kadınlara yönelik KKD eksikliğidir; hamile kadınların %61'ine güvenli bir şekilde çalışmalarını sağlayacak doğru ekipmanlar sağlanmamıştır.Ayrıca, regl veya menopoz dönemlerinden kaynaklanan bedensel değişiklikleri ya da stoma veya uzuv farklılıkları gibi tıbbi durumları dikkate alan ve insanların çalışmasının önünde engel oluşturan KKD'ler de bulunmamaktadır.
Diğer katılımcılar, uygun eldiven, şapka veya göz koruması olmaması nedeniyle atölye gibi belirli alanlarda çalışmaktan vazgeçmek zorunda kaldıklarını belirtmiştir. Sonuçlardan, kadınların erkeklerden farklı ihtiyaçlarının dikkate alınmadığı ve çoğu zaman kıyafetlerin erkeklerinkiyle aynı güvenlik standartlarında üretilmediği açıkça görülmektedir.
Bu zorluklar ve bunların etkileri meslektaşlar veya yöneticilere iletildiğinde, kadınların daha uygun KKD'lere erişimini kolaylaştırmak için çok az şey yapılmaktadır. Endişelerini dile getiren kadınların yarısından fazlası hiçbir şeyin değişmediğini bildirirken, endişelerinin tamamen giderildiğini söyleyenlerin oranı sadece %9'dur.
Diğer yanıtlar arasında işverenlerin endişelerini kabul etmediği, endişelerini kabul ettiği ancak hiçbir şey yapmadığı veya bazı durumlarda bu endişeleri dile getirdikleri için kadınlarla alay ettiği yer almaktadır.
Genel olarak araştırma, söz konusu KKD olduğunda kadınların çok az seçeneği olduğunu göstermiştir: ya işi bırakmak zorunda kalmakta ya da güvenli olmayan ekipman kullanarak çalışma riskini göze almaktadırlar. WES bu durumu değiştirmeyi amaçlıyor ve mümkün olduğunca çok sayıda kadının ölçümünü yaparak üreticileri değişiklik yapmaları konusunda etkileyebileceğimizi ve amaca uygun KKD'ye erişimin istihdam mevzuatında bir hak haline getirilmesi için hükümete lobi yapabileceğimizi umuyor.
Kaynak:
