Üyeler Görebilir
					
				
				
					
Yaz sıcağı tersanede bunaltıcıydı. Murat, alnından süzülen teri silerek 86 cm’lik dev borunun kaynağını tamamlamıştı. Ancak içerideki birleşim noktasını kontrol etmek istedi. "50 cm’lik açıklıktan geçerim bir bakıveririm," diye düşündü. Çevrede uyarı tabelası yoktu. Kimse de sesini çıkarmadı.  İçeri girdiğinde argon gazının görünmez eli ciğerlerini sıkmaya başladı bile. Oksijen yoktu. Birkaç adım attı, başı döndü… Sonrası karanlık.
Zeki, iş güvenliği uzmanı, Murat’ı öğle molasinde aramaya başladı. "Nerede bu çocuk?" diye mırıldanırken borunun ağzındaki kaynak makinesini fark etti. İçeri baktığında Murat’ı baygın gördü. Çığlık attı: "İmdat! Hemen gaz maskesi ve acil ekip!"
Kurtarma ekipleri Murat’ı çıkardı, ancak geç kalınmıştı. Hastanede kaybedildi.
Neler Oldu?
Zeki raporu incelerken tüyleri diken diken oldu:
- Uyarı Yoktu: Boru girişinde ne tabela ne de fiziksel engel vardı.
 - Argon Tuzağı: Çalışma izninde inert gaz riski belirtilmemişti. Kimse Murat’a "Bu boru oksijensiz, öldürür!" dememişti.
 - Liderlik Boşluğu: Gözetim zayıftı. Kaynakçılar "Girmeyin" talimatını duymuştu ama nedenini bilmiyordu.
 
Zeki’nin öncülüğünde:
- 40 cm’den büyük tüm borulara "KAPALI ALAN - GİRİŞ YASAK" tabelaları ve bariyerler kondu.
 - Kapalı alan eğitimleri artırıldı. Artık herkes argonun sessiz tehlikesini biliyor.
 - Risk analizi ekibi analizlere ve çalışma izinlerine inert gaz riski eklendi.
 
Özetle: İletişimsizlik, fiziksel önlem eksikliği ve eğitim zayıflığı bir cana mal oldu. Zeki’nin azmi, bir daha böyle acılar yaşanmaması için kuralları yeniden yazdı.