- #1
Konu Sahibi
ILO (Uluslararası Çalışma Örgütü) tarafından 2001 yılında alınan kararla 28 Nisan Dünya İş Sağlığı ve Güvenliği günü olarak ilan edilmiştir. 2003 yılından beri de her yıl 28 Nisan çeşitli etkinliklerle kutlanmaktadır. Her yıl kutlamalar için bir tema işlenmesi kararı alınmıştır.
Bu yılın teması "Benim Hayatım, Benim İşim, Benim Güvenli İşim" şeklinde belirlenmiştir.
Ülkemizde özellikle işçi sendikaları ILO'yu bir işvere örgütü olarak gördükleri için ve 28 Nisan günü sendikaların 1 Mayıs hazırlıklarına denk geldiği için Dünya İş Sağlığı ve Güvenliği günü etkin olarak kutlanmamaktadır.
İş sağlığı ve güvenliği Uluslararası Çalışma Örgütü için kurulduğu 1919 yılından bu yana, misyonunun odak noktasında bulunmaktadır. Çalışma yaşamında karşılaşılan riskler ve tehlikelerin bertaraf edilmesi, çalışanların, işletmelerin ve hatta endüstriyel kazalardan toplumların korunması amacıyla bir dizi sözleşme (12) ve tavsiye kararı (15) kabul edilmiştir.
ILO Türkiye Direktörü Gülay Aslantepe'nin İntes İnşaat Sanayii Dergisi'nin Şubat 2007'de yayınlanan 99. sayısında yaptığı aşağıdaki belirlemeler kanımca çok önemlidir.
"Ulusal veya küresel sosyo-ekonomik yapıların değişmesi, demografik unsurlar, istihdamın ve işin örgütlenmesindeki değişimler, işletmelerin boyutları, yapıları ve ömürleri, hızlı teknolojik gelişmeler, çalışma ortamında yeni yeni riskler ve tehlikeler yaratmaktadır. Bu yeni risk ve tehlikelerin bertaraf edilebilmesi, koruyucu ve kollayıcı bir ortamın sağlanabilmesi, ulusal düzeyde işçi-işveren-hükümet üçlüsünün bu alanda etkin önlemleri birlikte almalarıyla mümkün olabilir. Bu yaklaşım sağlıklı, güvenli işyerleri oluşturmanın yanısıra, kalitenin, verimliliğin ve rekabet üstünlüğünün de gelişmesi sonucunu yaratmaktadır."
Ülkemizde iş güvenliği kültürünün gelişmesi bağlamında her kesimden gelen katkıları değerlendirmek durumundayız. ILO veya başka bir kuruluşun İş Sağlığı ve Güvenliği alanındaki faaliyetleri değerlendirilirken kolaycılığa kaçıp işveren görüşü denilmemelidir.
Bu yıl 28 Nisan Dünya İş Sağlığı ve Güvenliği Günü sendikalarca Tuzla özelinde kutlanabilirdi. İş güvenliği kültürünün yerleşmesine katkıda bulunabilecek bir dizi eylemllillik yapılabilirdi. Tuzla tersanelerinde yaşanan durum ülkemizdeki iş güvenliği kültürünün geldiği düzeyi yansıtması bakımından çok öğreticidir. Tuzla'da iş güvenliği uygulamalarını hayata geçirmek Türkiye'de hayata geçirmenin anahtarı gibi gözüküyor.
28 Nİsan Dünya İş Sağlığı ve Güvenliği Günü kutlu olsun.
Bu yılın teması "Benim Hayatım, Benim İşim, Benim Güvenli İşim" şeklinde belirlenmiştir.
Ülkemizde özellikle işçi sendikaları ILO'yu bir işvere örgütü olarak gördükleri için ve 28 Nisan günü sendikaların 1 Mayıs hazırlıklarına denk geldiği için Dünya İş Sağlığı ve Güvenliği günü etkin olarak kutlanmamaktadır.
İş sağlığı ve güvenliği Uluslararası Çalışma Örgütü için kurulduğu 1919 yılından bu yana, misyonunun odak noktasında bulunmaktadır. Çalışma yaşamında karşılaşılan riskler ve tehlikelerin bertaraf edilmesi, çalışanların, işletmelerin ve hatta endüstriyel kazalardan toplumların korunması amacıyla bir dizi sözleşme (12) ve tavsiye kararı (15) kabul edilmiştir.
ILO Türkiye Direktörü Gülay Aslantepe'nin İntes İnşaat Sanayii Dergisi'nin Şubat 2007'de yayınlanan 99. sayısında yaptığı aşağıdaki belirlemeler kanımca çok önemlidir.
"Ulusal veya küresel sosyo-ekonomik yapıların değişmesi, demografik unsurlar, istihdamın ve işin örgütlenmesindeki değişimler, işletmelerin boyutları, yapıları ve ömürleri, hızlı teknolojik gelişmeler, çalışma ortamında yeni yeni riskler ve tehlikeler yaratmaktadır. Bu yeni risk ve tehlikelerin bertaraf edilebilmesi, koruyucu ve kollayıcı bir ortamın sağlanabilmesi, ulusal düzeyde işçi-işveren-hükümet üçlüsünün bu alanda etkin önlemleri birlikte almalarıyla mümkün olabilir. Bu yaklaşım sağlıklı, güvenli işyerleri oluşturmanın yanısıra, kalitenin, verimliliğin ve rekabet üstünlüğünün de gelişmesi sonucunu yaratmaktadır."
Ülkemizde iş güvenliği kültürünün gelişmesi bağlamında her kesimden gelen katkıları değerlendirmek durumundayız. ILO veya başka bir kuruluşun İş Sağlığı ve Güvenliği alanındaki faaliyetleri değerlendirilirken kolaycılığa kaçıp işveren görüşü denilmemelidir.
Bu yıl 28 Nisan Dünya İş Sağlığı ve Güvenliği Günü sendikalarca Tuzla özelinde kutlanabilirdi. İş güvenliği kültürünün yerleşmesine katkıda bulunabilecek bir dizi eylemllillik yapılabilirdi. Tuzla tersanelerinde yaşanan durum ülkemizdeki iş güvenliği kültürünün geldiği düzeyi yansıtması bakımından çok öğreticidir. Tuzla'da iş güvenliği uygulamalarını hayata geçirmek Türkiye'de hayata geçirmenin anahtarı gibi gözüküyor.
28 Nİsan Dünya İş Sağlığı ve Güvenliği Günü kutlu olsun.